Yabancı Bir Gün
Son zamanlarda uyanma vaktine yakın, uyanma vaktinin verdiği huzursuzluğun hissi kaplıyor zihnimin uyku halini.
Son zamanlarda uyanma vaktine yakın, uyanma vaktinin verdiği huzursuzluğun hissi kaplıyor zihnimin uyku halini.
SUNUŞ
Mühendislik, mimarlık, doktorluk, avukatlık, öğretmenlik gibi meslekler bir zamanlar iş garantisi, dolgun ücret, işte özerklik, toplumsal saygınlık gibi özellikler çağrıştırırken, bugün durum acaba böyle mi? Bu alanlardaki fakültelerden son yıllarda mezun olanların 30 yıl öncesi mezunlarla aynı koşullarda oldukları söylenebilir mi?
Kapitalizm üretim ilişkilerini biçimlendirirken, üretim süreci ve üretim güçleri üzerinde değişiklikler yapar. Çalışanlar için bu değişiklikler üretim güçleri üzerinde sermayenin kurmaya çalıştığı denetim ile görünür hale gelir. Kapitalizmin nitelikli emek gücü üzerinde denetim kurma arzusu, zanaatkarları kapitalist üretim süreci içinde yönetmeye çalıştığı dönemde ortaya çıkar. Kapitalizm İngiltere ve Avrupa’da ortaya çıkmaya başladığı ilk dönemlerde sermaye, ticaret ile uğraşan sermayedarlar elinde birikmeye başlar. Bu ticaret sermayesi üretim konusunda bilgi ve deneyime sahip değildir.
Türkiye’ye bir dizi konferans vermek amacıyla Yordam Kitap tarafından çağırılan Marksist Siyaset Bilimci Bertell Ollman 12 Mayıs 2013 tarihinde yaklaşık 3 saati bulan “Marksizm: Dün, Bugün, Gelecek” başlığı üzerine bütünlüklü bir sunum yaptı. Bu yazıda panelde aldığım notları ve Bertell Ollman’ı dinlemeye gelen birçok arkadaş ile sonrasında yaptığımız tartışmaları elimden geldiğince anlatmaya çalışacağım. Bertell Ollman’ın yaptığı konuşmada benim aldığım notlara ilişkin görüş yazılırsa bu yazının kendisi bir adım daha ileriye götürecektir.
“Nasıl bir kent istediğimiz sorusu, nasıl insanlar olmak istediğimiz, nasıl ilişkiler aradığımız, doğayla nasıl bir ilişkiye değer verdiğimiz, nasıl bir hayat tarzı arzuladığımız, ne tür estetik değerlere sahip olduğumuz sorularından ayrı tutulamaz” David Harvey
Dr. Ata Soyer'in anısına...
“Burjuvazi, şimdiye dek saygı duyulan ve saygılı bir korkuyla bakılan bütün mesleklerin halelerini söküp attı. Doktoru, avukatı, rahibi, şairi, bilim adamını kendi ücretli emekçisi durumuna getirdi.”1
Günümüzde emeğin nitelikleri ve nitelikli emek hakkında pek çok tartışma yürütülmektedir. Bu konu ile ilgili tartışmalara girişmeden önce kısaca nitelikli emekten ne anladığımızı tanımlamaya çalışacağız.
Emek – Emek Gücü
Kapitalizm egemen üretim ilişkisi olana dek, geniş kitleler emek harcadıkları uğraşlardan elde ettikleri ürünler üzerinden geçimlerini sağlamışlar. Üzerinde çalışabileceği bir miktar toprak olanlar topraktan elde ettiklerini kullanarak veya satarak, bir zanaatı olanlar ürettikleri malları satarak hayatlarını sürdürmüşler.
Giriş
Günümüzde yaşanan iktisadi, siyasal, toplumsal ve mekânsal süreçleri anlamak için kapitalizmin gelişim seyrine bakmak anlamlı olacaktır. Yapılacak değerlendirmenin geçerli olması için kullandığınız kavramlar dizisini iyi seçmeniz gerekmektedir. Seçtiğimiz kavramlar dizisi dünyayı nasıl kavradığımızı açıklamakta bize son derece kolaylık sağlayacaktır.
Kapitalist sistemin uzmanlıkların çok hızlı bir şekilde değiştiği, uzmanlık olmaktan çıktığı, teknolojinin hızlı bir şekilde değiştiği ve yaşamdaki yansımalarının oldukça yoğun hissedildiği bir dönemindeyiz. Bütün bu değişmelere, teknolojik gelişmelere rağmen kapitalist sistem bütün güdülerini olduğu gibi koruyor: daha fazla kâr, ne pahasına olursa olsun sermayenin daha fazla değerlenmesi. Bu yazıda da, sermaye için oldukça önemli bir yer teşkil eden, kârlılığını arttıran ve sistemin mülkiyetçi yapısını perçinleyen fikri mülkiyet konusunu irdelemeye çalışacağız.